İstanbul’da gereksiz ihbarlar itfaiyenin işini zorlaştırıyor

AA

Kurtarma ekibinin can damarı olan itfaiye erleri, tehlike saçan her türlü olaya müdahale ediyor.

Birçok görevi yerine getiren eden itfaiye erleri, mesaileri sırasında pek çok hayvan kurtarma vakasına da gidiyor.

İtfaiye erleri apartman boşluğuna düşen martı, karga, güvercin ve yavruları, duvar aralarına sıkışan veya ağaç ile çatıda kalan kedi, kuyuya düşen köpek, otomobile giren yılan, evlerde görülen iguana ve yarasa gibi hayvanlar için gelen ihbarlara hızla koşuyor ancak asılsız ihbarlar, işleri zora sokuyor.

Zor durumdaki 5 bin 965 hayvan kurtarıldı

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) İtfaiye Dairesi Başkanlığının 9 Haziran'da yayınladığı verilere göre, bu yılın ilk 5 ayında kentte zor durumdaki 5 bin 965 hayvan başarıyla kurtarıldı.

Gece çalışan gruptan görevi devralan ekip, ilk olarak ağ, kıskaç, eldiven, duvar kırma ile demir kesme gibi birçok malzemeyle donatılmış aracın bakımını yapıyor, eksiklikleri gidererek anonsları beklemeye başlıyor.

Santral görevlisinin süzgecinden geçen hayvan kurtarma ihbarıyla istasyondaki ışıklı sistem yanıp söndüğünde, ekip hızla araca koşuyor. Megafondan duyulan anonstan adres bilgilerini alan ekip, hemen araca binip çıkış yapıyor.

Gidilen adreslerde hayvanların gerçekten zor durumda olup olmadığını belirleyen ekipler, gereken durumda müdahale ediyor.

"Günlük ortalama 20 ihbar alıyoruz"

Akla gelebilecek her türlü zor durumdaki canlının imdadına yetiştiklerini dile getiren Sezgin, "Günlük ortalama 20 ihbar alıyoruz, bunların 10-12'sinin hayvan kurtarmayla ilgili olduğunu biliyoruz. Ancak gittiğimizde 1-2'sinin müdahale gerektiren olaylar olduğunu da görüyoruz." dedi.

Sezgin, martıların ve kargaların üreme dönemlerinde havalandırma boşluğuna düşen yavrularını, giderler ile borulara sıkışan yılanları kurtardıklarını belirterek, bazen bir tilkinin dahi imdadına yetiştiklerini kaydetti.

"Bizim avcı değil kurtarıcı olduğumuzu açıklıyoruz"

Açık camlardan içeri giren yarasa, papağan ve güvercinlerle ilgili ihbar aldıklarını da anlatan Sezgin, şöyle devam etti:

"Her türlü hayvanla ilgili ihbar geliyor. Bunlar genel olarak vatandaşların yanlış anlaması nedeniyle aslında mahsur kalmayan hayvanlar üzerine oluyor. Ağaçtaki kedi için ihbar geliyor ama burası kedinin doğal yaşam alanıdır. Altındaki insanlardan, köpeklerden ya da rahatsız olduğu bir şeyden kaçtığı için ağaca sığınıyor. Vatandaşımız ağacın altına gidip, 'Bu kedi niye aşağı inmiyor?' diye endişe ediyor ama insanlar orada olduğu için bile inmiyor olabilir. Bunu takiben de bize ihbar geliyor.

Konuyu vatandaşa açıklamaya çalışıyoruz, ısrar üzerine çıkıp gittiğimiz de oluyor. Böyle olaylarda kediler kendileri aşağıya iniyor. Tavan arasında, çatıda serbest halde dolaşan, sıkışmayan ve müşkül durumda olmayan hayvanlar için gelen ihbarlara gittiğimizde genelde boşa sonuçlanıyor. Çünkü herhangi bir müdahalemiz gerekmiyor. Gittiğimiz olaylarda bir yere sıkışan, yaralanan, demire saplanmış hayvanları kurtarıyoruz."

Sezgin, fareden korkan vatandaşın da kendilerine ihbarda bulunduğunu dile getirerek, "Ancak sıkışmadığı ve zor durumda olmadığı sürece bizim yapabileceğimiz bir şey yok. Vatandaşımız korkup bizi arıyor. Hareket halindeki hayvana müdahale edemeyeceğimizi, bizim avcı değil kurtarıcı olduğumuzu açıklıyoruz. Peşinden koşup kıstıramayız. Kimi vatandaşımız anlayış gösteriyor kimisi inatla devam ediyor." diye konuştu.

Sezgin, kurtardıkları hayvanın bazen vatandaşlarca sahiplenildiğini, yaralıların ise ilçe veteriner hizmetlerine teslim edildiğini söyledi.

"Biz veteriner hizmetleri değil itfaiyeciyiz"

Gereksiz ihbarların sebep olduğu tehlikeleri aktaran Sezgin, "Hayvanların mahsur kaldığı olaylarda, konu bizim alanımızda değilse o sırada can tehlikesi olan başka bir ihbar geldiğinde olay yerinden uzaklaştığımız için geç kalabiliyoruz. Bu da daha büyük can tehlikesine yol açıyor. Vatandaşlarımız lütfen zor durumda olmayan hiçbir hayvan için itfaiyeyi aramasın. Çünkü biz diğer canlara geç kalıyoruz." ifadelerini kullandı.

Genelde evde olunan akşam saatlerinde hayvan kurtarma ihbarlarının giderek arttığını kaydeden Sezgin, kedi miyavlaması, kuş ötmesi gibi seslere bir yerden sonra katlanamayanların itfaiyeyi aradığını söyledi.

Sezgin, "Biz veteriner hizmetleri değil itfaiyeciyiz." serzenişinde bulundu.

Haber Kaynağı: Anadolu Ajansı (AA)